Avrupa’nın birçok büyük şehrinde son yıllarda silahlı şiddet olayları artış gösteriyor. Özellikle Brüksel, Stockholm ve Marsilya gibi kentlerde çete çatışmaları ve organize suç gündemde önemli bir yer tutuyor. Bazı diğer büyük şehirlerde de benzer olaylara rastlanıyor. Ancak bu genel tablonun dışında öne çıkan bir şehir var: Tallinn. Estonya’nın başkenti, Avrupa’daki artan suç oranlarına rağmen halen en güvenli başkentlerden biri olarak öne çıkıyor. Bu durum, şehir sakinleri ve ziyaretçiler için güvenli yaşam ortamının yanı sıra Tallinn’in dijital toplumu ve zengin kültürel hayatının da önemli bir parçasını oluşturuyor.
Tallinn’in Güvenli Profilinin Sırrı Nedir?

Tallinn’in Avrupa’nın en güvenli başkenti ünvanını kazanmasının arkasında nedenlere beraberce bakalım. Tallinn, yaklaşık 460.000 kişilik nüfusu ile çoğu Avrupa başkentinden daha küçük. Estonya, uyguladığı güvenlik politikaları sayesinde, silahla işlenen cinayet oranının en düşük olduğu ülkedir. Detaylıca baktığımızda, şehrin güvenlik başarısının ardında, organize suç şebekeleri ile etkin mücadele olduğunu görüyoruz. Bu sayede, Tallinn ve diğer şehirler; zenginlik, turizm ve uluslararası profili konusunda hızlı bir büyüme kaydederken, uyuşturucu kullanımına bağlı suçlara maruz kalmıyor.
Avrupa Şehirlerindeki Güvenlik Durumunun Karşılaştırılması
Euronews tarafından yapılan bir analize göre, Avrupa’nın birçok başkenti silahlı şiddet tehdidiyle karşı karşıya. Brüksel, “Avrupa’nın silahlı suç başkenti” olarak adlandırılıyor. 2025 yılının Ağustos ayı ortasına kadar 57 silahlı saldırı kaydedilmiştir. Stockholm’de ise aynı dönemde 55 silahlı saldırı yaşanmıştır. Marsilya’da ise uyuşturucu çeteleri arasındaki savaşlar son yıllarda onlarca kişinin ölümüne yol açtı. Amsterdam’da ise çeteler çatışmalarında giderek daha fazla patlayıcı kullanıyor. Bu bağlamda, Atina, Lizbon, Roma ve Prag gibi şehirlerde de organize suçla bağlantılı ölümcül olaylar yaşanıyor.
Tallinn’in güvenli profili elbette tesadüf değil. Estonya’nın düşük silah sahipliği oranları ve etkin suç önleme programları, bu başarıda önemli rol oynuyor. Ek olarak, toplumun güçlü sosyal yapısı ve düşük gelir eşitsizliği de şiddetin önlenmesine katkıda bulunuyor. Rahatlıkla söyleyebiliriz ki, bu faktörlerin tümü bir araya gelerek, Tallinn’in diğer Avrupa şehirlerinden ayrışmasını sağlıyor.
Tallinn’in Başarısı: Güvenliğin Ekonomik ve Sosyal Faydaları

Tallinn’in güvenli profili, şehrin ekonomik ve sosyal başarısına büyük katkıda bulunmaktadır. Güvenlik, Estonya’nın en güçlü avantajlarından biridir. Dijital toplumunun ve canlı kültürel hayatının arka planını oluşturur. Diğer bir deyişle, güvenli bir şehir olmak, turist çekmek ve yabancı yatırımcıları cezbetmek için önemli bir faktördür. Bu durum, iş fırsatlarını artırdığı gibi, şehrin sürdürülebilir gelişimini de fazlasıyla destekliyor.
Güvenlik, Şehirlerin Gelişimi İçin Bir Temel Taş

Tallinn örneği, güvenliğin bir şehir için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Güvenli bir şehir, hem kent sakinleri hem de ziyaretçileri için daha yaşanabilir, ekonomisi güçlü ve kültürel olarak zengin bir ortam sunar. Sözün kısası, Avrupa’nın silahlı şiddetle boğuştuğu bir dönemde, Tallinn bir örnek teşkil ediyor. Başka şehirlerin de benzer başarıları yakalaması için, güvenlik önlemlerine daha fazla yatırım yapmaları ve suçun kökenindeki sosyal ve ekonomik faktörlere karşı mücadele etmeleri gerekiyor. Ancak böylece, daha huzurlu ve gelişmiş bir Avrupa mümkün olabilecektir.